Denizleri Özleyenlere…
Denizleri özledim… Geceler boyunca yelkenler ile seyir yapmayı, yunusların teknemin etrafında yakamoz parıltıları eşliğinde, bana kur yaparcasına dans etmelerini…
Yeri geldiğinde, hafif endişe içersinde fırtınalara girmeyi, yıldırımlara kafa tutmayı. Dalgaların serpintisiyle ıslanmayı, çok üşümeyi fakat geri dönmeyi asla düşünmemeyi, güzel bir koyda funda demir komutuyla demirleyip, masmavi denizlere atlayarak, kendini doğaya bırakmayı.
Yelken direğine ve halatlara çarpan rüzgarın çıkardığı uğultu sesi eşliğine uyumayı veya sessiz bir koyda, teknenin demirinin tarama ihtimalinin verdiği endişe ile uyanmayı. Saatlerce yüzmekten ellerimin buruşmasını ve sonrasında teknedeki eksik malzemeler ile yemek hazırlamayı… Demir alıp istediğim yere gidebilecek kadar özgür ve güçlü olmayı, dünyanın 3/4’ünün tek hakimi olabileceğimi düşünmeyi. Tüm bunların sonunda sağlıklı olduğum için Allah’a şükretmeyi… Gerçekten denizleri özledim…
yazı : Deniz Giray