Yelkenlerin rüzgarı ilk aldığı bölge, rüzgar değişimlerini görebilmek için en uygun yerdir. Yelkenli teknelerde yelkenlerin ön kısımlarına ön yaka adını veririz. Özellikle rüzgar üzerine doğru yaptığımız seyirlerde yelkenin ön yakasını kullanmamız, yelkene giren ilk rüzgarı görmemizi sağlayacağı için çok faydalı olacaktır. Yelkenin ön yaka kısmına rüzgarı görebilmemiz için ‘’tüy’’ler takılmıştır. Bu tüyler ile görülmeyen fakat etkisini hissettiğimiz rüzgarın yelken üzerindeki hareketini görerek, takip edebiliriz.
Yelkenin iç ve dış taraflarında yani hem rüzgar üstü hem de rüzgar altı taraflarında tüyler bulunur. Bu şekilde yelkenin her iki tarafındaki akışını gözlemleriz. Yelkenin en etkin çalışabilmesi içi yelkenin her iki tarafından giren rüzgarın en kısa yoldan çıkması gerekir. O yüzden rüzgar üstüne doğru yapılan seyirlerde ön yakadaki bu tüyleri birbirlerine ve denize paralel yapmaya çalışırız.Rüzgar altı taraftaki yani yelkenin dış tarafında bulunan ve zor görünen tüy, yelken trimi yaparken daha önemlidir. Çünkü yelkenin iç kısmında oluşan derinlikten dolayı çoğu hava molekülü burayı takip etmeyerek, kestirmende yelkenin arkasına kaçarlar. Fakat dış taraftaki moleküller yelkenin dolu kalması için yelkenin dış kısmını takip etmek zorundadırlar. O yüzden yelkenin dış tarafındaki tüyleri kullanmalıyız.
Not : Yelken üzerine taktığımız tüyleri her zaman sağlıklı kullanamayız. Güneşin arkadan gelmesi durumunda yelkenin dış kısmında kalan tüyü göremeyiz veya yağmur yağması durumunda ıslanarak yelkene yapışan tüyler gene fonksiyonlarını yerine getiremeyeceklerdir. Bu tür durumlarda rüzgara hafifçe yaklaşarak yelkenin hangi açıya kadar dolu kaldığına bakmalıyım. Çünkü yelkenlerimiz daima dolma ile dolmama arasında çalışırlar. Aslında rüzgar üzerine doğru seyrederken tüylerin paralel olma koşulu çok küçük bir açıda oluşan bir durumdur.